HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, 25 Aralık iddianamesiyle ilgili, "Yargı Türkiye'de artık siyasileşmiştir. Erdoğan ve AKP'nin tahakkümü altında olan bir yargının bağımsızlığından bahsetmek mümkün değildir. Bu konuda ortaya çıkmış olan suçlarını örtmeye yönelik kendi emirleri altında olan yargı eliyle yapılmış olan yeni bir hamle olarak değerlendirmekte fayda var." dedi.
Andreas Gross başkanlığındaki Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Seçim Öncesi Gözlem Heyeti, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) AK Parti, CHP, MHP ve HDP'yi ziyaret ediyor. HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Andreas Gross Başkanlığındaki AKPM Seçim Öncesi Gözlem Heyetini Meclis'te kabul etti.
AK PARTİ VE SARAYIN SEÇİM HİLELERİ
7 Haziran seçimleri sonrası devreye konan savaş ve darbe konseptinin demokratik bir seçim ortamını tamamen ortadan kaldırdığını ifade ettiklerini aktaran Baluken, halkın iradesinin sandığa yansıması konusundaki endişelerini dile getirdiklerini kaydetti. AK Parti ve sarayın seçim hileleriyle ilgili seçime şaibe katacak uygulamalarla ilgili kendilerine güçlü gerekçeler oluşturma arayışlarını ifade ettiklerini dile getiren Baluken, bunların bir kısımın sandıkların taşınması üzerine planladığını ancak Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) aldığı kararla yasa ve Anayasaya aykırı olduğunun ifade edildiğini söyledi.
Bunun olumlu bir gelişme olduğunu ancak kararın ardından Cumhurbaşkanı ve AK Partili yetkililerin YSK'yı adeta tehdit edecek şekilde açıklamalar yaptığını hatırlatan Baluken, bu yaklaşımın YSK'yı baskı altına alıp kendi çıkarları doğrultusunda bağımsız kurum olmaktan çıkarılmak istendiğini belirtti. HDP'nin alacağı yüksek oylarla ilgili YSK'nın açık bir şekilde tehdit edildiğini savunan Baluken, HDP'nin seçim çalışmalarıyla ilgili karşılaştıkları güçlükleri anlattıklarını ifade etti.
'SURİYE POLİTİKASININ İFLAS ETTİĞİNİ KABUL ETMEK İSTEMEDİ'
Rusya ile Türkiye arasında yaşanan uçak kriziyle ilgili bir soruya Baluken, Türkiye'nin hala Suriye politikasının iflas ettiğini kabul etmek istemediğini söyledi. İnsanlığı tehdit eden bu çete yapılarına karşı Türkiye'nin de içinde yer aldığı etkin bir mücadele hattı istediklerini belirten Baluken, Erdoğan ve AK Parti'nin bu gelişmelerden rahatsızlık duyduğunu ifade etti. Rusya'nın teknik nedenlerle olduğunu açıkladığı birkaç dakikalık sınır ihlalini farklı bir boyutta uluslararası bir kampanyaya çevirmek istediklerini dile getiren Baluken, bu arayışların aslında bir yönüyle IŞİD, El-Nusra ve Ahrar el-Şam'ı rahatlatmaya yönelik olduğunu ileri sürdü.
BİLAL ERDOĞAN'IN İTALYA'YA GİTMESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın İtalya'ya gittiği yönündeki bir soruya ise Baluken, ellerinde kesin bir bilgi olmadığını, medyadan takip ettiklerini kaydetti. 13 yıllık AK Parti hükümleri döneminde çok ciddi suçlar işlendiğini belirten Baluken, AK Parti ve sarayın sarsıldığı böyle bir dönemde bu tarz arayışları girmelerinin kendileri açısından şaşırtıcı olmayacağını vurguladı. 1 Kasım itibariyle bir dönemin kapanacağını dile getiren Baluken, bunu onların da gördüğünü ve sonrasıyla ilgili bir arayış içinde olmalarının şaşırtıcı olmayacağını ama yöntemi konusunda bir bilgileri olmadığını kaydetti. Baluken, salt Bilal Erdoğan için değil AK Partili birçok bu suçlarda yer almış rolü olan yetkililer için ve onların talimatlandırdığı bürokratlar için şuanda bu sürecin başladığı kanaatinde olduğunu ifade etti.
1 Kasım seçimleri öncesi 15 Ekim'de milletvekillerinin üç aylık maaşını peşin alacağıyla ilgili Baluken, toplum önünde bu şekilde tartışılmasının etik olmadığını, ayıp olduğunu vurguladı. Çok öncesinde yasal düzenleme yapılması gerektiğini belirten Baluken, hak edilmeyen bir ücretin alınmasının etik açısından sorunlu bir durum olduğunu söyledi. HDP'de üç kişinin bu durumda olduğunu kaydetti.
'TÜRKİYE'NİN İKİNCİ SUSURLUK'U'
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'a yönelik saldırının faillerinin emniyette verdikleri 'Ahmet Hakan, HDP'ye oy verilmesi için teşvik ediyor. Bunun indirilmesi lazım. Bu akşam talimat verildi. İşin içinde MİT var, Emniyet var, Reis var." ifadenin sorulması üzerine Baluken, çok vahim gelişmeler olduğunu vurguladı. İkinci bir Susurluk vakasıyla karşı karşıya olunduğu kanaatinde olduğunu belirten Baluken, saraya kadar uzanan bir ağdan bahsedildiğini ve bunun Türkiye'nin ikinci Susurluk'u olarak çok rahatlıkla ifade edilebileceğini söyledi.
'CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK YOLSUZLUK DOSYALARINA SAHİP'
Bu tarz çetevari örgütlenmelerle Türkiye toplumunun susturulmak istendiğini dile getiren Baluken, medyanın tahakküm altına alınmak istendiğinin altını çizdi. 25 Aralık iddianamesine ilişkin bir soruya ise Baluken, Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk dosyalarına sahip olan bir hükümetten bahsedildiğini kaydetti. Bunu kapatmaya yönelik bütün girişimlerin daha fazla suçluluk psikolojisinin teşhir edilmesini ortaya çıkaracağını ifade eden Baluken, "Bu konuda maalesef gerek Erdoğan gerek AKP başarılı bir sınav vermediler. Bu dosyaların üzerine gidilmesini talimatlarla kapatmaya çalıştılar." diye konuştu.
"YARGI TÜRKİYE'DE ARTIK SİYASİLEŞMİŞTİR"
Meclis'te kapatmaya çalıştıkları durumu şuan yargı üzerinden tekrar kapatmaya çalıştıklarını vurgulayan Baluken, şöyle devam etti: "Yargı Türkiye'de artık siyasileşmiştir. Erdoğan ve AKP'nin tahakkümü altında olan bir yargının bağımsızlığından bahsetmek mümkün değildir. Bu konuda ortaya çıkmış olan suçlarını örtmeye yönelik, kendi emirleri altında olan yargı eliyle yapılmış olan yeni bir hamle olarak değerlendirmekte fayda var."
Şırnak'ta özel harekat timleri tarafından öldürülen Hacı Lokman Birlik'in zırhlı aracın arkasına bağlanarak sürüklenmesi olayının kınanması gereken bir durum olduğunu dile getiren Baluken, medya ve kamuoyunda konunun yeterince işlenmediğini ve tepkileri yetersiz bulduklarını, duyarsızlık olduğunu vurguladı. İnsanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğu için bu sayfanın kapanmayacağını anlatan Baluken, HDP olarak bu ortaya çıkan insanlık suçunu sonuna kadar takip edeceklerini ve bunu yapanlara da mutlaka adalet önünde ulusal ve uluslararası hukuk önünde hesap soracaklarını söyledi. CİHAN