2024 yılında 50'den fazla ülkede halk, seçim için sandığa gidecek

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Çarşamba, Ocak 10 2024
Gezegendeki nüfusun neredeyse yarısına ev sahipliği yapan onlarca ülkede 2024 yılında genel seçimler yapılacak. Bununla birlikte oy kullanma hakkını kullanan vatandaşların sayısının çokluğu, pek de iyiye işaret etmiyor. Öyle ki bu yıl, en sağlam demokrasiler bile bir anlamda test edilecek.
Euronews'te yer alan habere göre bu yıl, dünya genelinde 50'den fazla ülkede halk, seçimler için sandık başına gidecek.

2024 yılında başta Türkiye'deki yerel seçimler ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki başkanlık seçimleri olmak üzere 50'den fazla ülkede, yüz milyonlarca insan oy kullanmak üzere sandığa gidip vatandaşlık görevini yerine getirecek.

Siyaset uzmanlarına göre seçimler, otoriter eğilimli liderlerin elini daha da güçlendirecek gibi görünüyor.

Rusya, Tayvan, ve İngiltere'den, Pakistan, Hindistan, El Salvador ve Güney Afrika'ya kadar birçok ülkede başkanlık ve meclis seçimi yarışları olacak.

Bu seçimlerin insan hakları, ekonomi, uluslararası ilişkiler ve istikrarsız dünyada barış beklentileri üzerinde büyük etkileri bulunuyor.

Analistlere göre bazı ülkelerde oylamalar ne bağımsız ne de adil olacak.

Birçok ülkede muhalif adayların önündeki engeller, yorgun seçmenler, manipülasyon ve dezenformasyon potansiyeli, demokrasinin kaderini kampanyaların merkezine oturtmuş durumda.
ABD

ABD'de Başkan Joe Biden ile selefi Donald Trump arasında olası bir "rövanş", 2024 seçim takviminde büyük önem taşıyor. Zira Trump'ın kasım ayındaki (muhtemel) zaferi belki de en büyük küresel joker olacak.

Londra merkezli düşünce kuruluşu Chatham House Direktörü Bronwen Maddox ise, o tarihten önceki yüksek riskli oylamaların da uzak bölgelerde seçmenler arasındaki "memnuniyetsizlik, sabırsızlık ve tedirginlik ruh halini" ölçeceği değerlendirmesinde bulunuyor.
Küresel etkisi olan oylamalar

Tayvan

Tayvan'da devlet başkanlığı ve 113 üyeli yasama organı seçimlerinin cumartesi günü Çin'in yoğun baskısı altında gerçekleşecek olması, sonucu Asya-Pasifik bölgesinin büyük bir bölümü ve ABD için önemli kılıyor.

Pekin, kendi toprağı olarak gördüğü ve kendi kendini yöneten adayı ilhak etmek için askeri güç kullanma tehdidini yineliyor ve oylamayı "savaş ile barış arasında bir seçim" olarak tanımlıyor.

Bu haberler de ilginizi çekebilir