Gazeteci Adem Yavuz Arslan, 2018’in son gününe gelinirken, yıl içinde Hizmet Hareketi’ne yönelik sürdürülen baskının sebep olduğu can kayıplarına dikkat çekti.
Boldmedya'da yer alan habere göre 2018’de Hizmet Hareketi’ne yönelik gerçekleşen ve can kaybına sebep olan insan hakları ihlalleri şöyle:
– Bekir ve Fatma Görmez çifti KHK’lıydı. Baba tutuklandı. 14 yaşındaki oğlu Berk ağır hastaydı. Berk baba hasretiyle hayata gözlerini yumdu. Baba Bekir Görmez oğlunun cenazesine elleri kelepçeli getirildi. Dua ederken bile kelepçesi çözülmedi.
– Zabıt Katibi Mesut Dinç, 15 Temmuz sonrası gözaltına alındı ve tutuklandı. Cezaevinden çıkarıldıktan sonra işsiz kalan Dinç, MS hastalığına yakalandı ve hayatını kaybetti.
– 42 yaşındaki emniyet müdürü Ali Ünlü, KHK ile atıldıktan sonra Almanya’ya iltica etti. Ünlü, Stuttgart’ta kaldığı kampta kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.
– Diyarbakırlı iş adamı Vahyettin Bayat, tutuklu bulunduğu Diyarbakır Cezaevi’nde kalp krizi geçirip hayatını kaybetti.
– Doc. Dr Ahmet Turan Özcerit, KHK ile işinden atıldı ve ardından tutuklandı. Kanser hastası olmasına rağmen tedavi için tahliye edilmedi. Tahliye edildiğinde çok geç kalındı ve hayatını kaybetti.
– KHK cinneti. Eşi Gülen Cemaati soruşturmalarından tutuklanan Seher Baş, yüzde 99 engelli oğlu Eyüp Öztürk’ü vurduktan sonra intihar etti.
– Öldükten sonra mesleğe iade. İşkence ile öldürülen Gökhan Açıkkollu, 2018’in ilk aylarında MEB tarafından görevine iade edildi. Bakanlık, Gökhan Açıkkollu’nun masum olduğuna ölümünden sonra karar verdi.
– Oğullarını Mardin’deki cezaevinde ziyaret sonrası dönüş yolunda Aydın ailesi kaza yaptı. Öğretmen Burak Aydın, cezaevinden aldığı bir günlük izinle ailesinin mezarlarını ziyaret edebildi.
– Haklarındaki yakalama kararları ve yaşadıkları uzun tutukluluklar nedeniyle Meriç üzerinden Yunanistan’a geçmeye çalışan Abdürrezzak ve Doğan ailesinin bindiği bot iki aile de yok oldu.
– 38 yaşındaki bilgisayar öğretmeni Mehmet Koşar, Hizmet Hareketi üyesi olduğu iddiası ile tutuklandı, hapis yattı. Tahliye edildikten sonra bunalımdan çıkamadı ve intihar etti.
– Elazığ’ın tanınan eğitimcilerinden Cemal Gürer, tutuklu bulunduğu cezaevinde kansere yakalandı ve hayatını kaybetti.
– 3 çocuk annesi Esma Uludağ, Meriç’i geçip Yunanistan’a gitmişti. Başarıları ile bilinen Esma Uludağ, yaşadıklarına daha fazla dayanamadı ve Yunanistan’da geçirdiği beyin kanaması sonrası hayatını kaybetti.
– Seyahat yasağı sebebiyle hayatlarını kaybeden çocuklara rağmen AKP rejimi yasağı sürdürüyor. 4 yaşındaki Arin, ailesinin pasaport yasağı nedeniyle Almanya’ya tedaviye gidemedi.
– İzmirli iş adamlarından Ali Hocaoğlu, bir yıl tutuklu kaldı ve kansere yakalandı. Tedavi sürecinde gecikildi, adli kontrolle tahliye edildi ama hayatını kaybetti.
– KHK ile öğretmenlikten ihraç edilen Öğretmen Hatice Ezgi Orçan kansere yakalandı. 3 çocuk annesi Orçan işsizlikle mücadele ederken kanser ilerledi ve kurtarılamadı.
– Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ni birincilikle bitiren ve Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) Türkiye üçüncüsü olan doktor İbrahim Halil Özyavuz, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nde ölü bulundu. Ailesine “intihar etti” denildi ama vücudunda işkence izleri vardı.
– KHK ile ihraç edilen öğretmen Mehmet Çelik kansere yakalandı. Yakalama kararı olduğu için tedavisi gecikti ve hayatını kaybetti. Eşi Esra Çelik cenazede gözaltına alındı, çocukları ortada bırakıldı.
– 3 ay tutuklu kalan 42 yaşındaki emniyet müdürü İsmail Ülker’in tedavisine ve tahliyesine uzun süre izin verilmedi. Sağlık kurulu raporuna rağmen tahliye edilmeyen Ülker, ölümünden kısa süre önce serbest bırakıldı.
– KHK ile işini kaybeden Kur’an kursu öğretmeni Rukiye Öztürk’ün kendisi gibi öğretmen olan eşi de tutuklandı. Beyninde tümör çıkan Öztürk hayatını kaybetti.
– Cadı avından kaçmak isteyen ve öğretmen olan Akçabay ailesini taşıyan bot Meriç’te alabora oldu. Anne Hatice Akçabay ve üç çocuğu Meriç’in azgın sularında can verdi.
– Selman Aşçı, legal bir derneğe üye olduğu için tutuklandı, bağırsakları patladıktan on gün sonra hastaneye götürüldü ve 32 yaşında hayatını kaybetti.
– Eşleri tutuklu KHK’lı aileler için içli köfte yapıp satan İngilizce öğretmeni Halime Gülsu, “terör” suçlamasıyla tutuklandı. Hastalığına rağmen ilaçları verilmedi. Revire çıkartılmadı. Halime Öğretmen herkesin gözü önünde hayatını kaybetti.
– Kur’an kursu öğretmeni Nesrin Gençosman Ordu’da tutuklandı. Daha ilk mahkemesine bile çıkmadan cezaevinde zatüre mikrobu kaptı. Hafta sonu diye revir ilaçlarını vermedi ve komaya girdi. Hastaneye kaldırıldı ama çok geçti. 30 yaşındaki Nesrin Hoca hayatını kaybetti.
– Sincan Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ankara İstihbarat Eski Şube Müdürü Zeki Güven işkence ile öldürüldü. Sapasağlam girdiği cezaevinden kısa süre sonra cansız bedeni çıktı.
– Deniz Hakan Şen mide kanseriydi. 85 kilodan 50 kiloya düşmüştü, tutukluydu, 45 dilekçe verdi, 60 gün sonra doktora gidebildi ama çok geçti. 42 yaşında hayata gözlerini kapadı.
– 33 yaşındaki polis memuru Kadir Eyce cezaevinde kanser oldu. Tedavisine izin verilmedi. Adeta eridikten sonra hastaneye çıkışına izin verildi ancak kurtarılamadı.
– Türkiye’de 2018 yılı itibariyle 743 bebek cezaevinde.
– Beyin kanseri olan Furkan (12) tedavi için yurt dışına gidecekti. Ancak anne ve babasının pasaportuna havalimanında el konuldu. Tedaviye gidemeyen Furkan’ın hastalığı ilerledi. Önce yüzünün bir tarafı felç oldu. Sonra hastalık gözüne sıçradı ve hayatını kaybetti.
– Evren Civelek. Annesini, iki çocuğunu ve kayınpederini açık görüş sonrası dönüş yolunda trafik kazasında kaybeden tutuklu öğretmenin eşinin beli ve göğüs kafesi kırıldı, baba Civelek tahliye edilmedi, hala hücrede tutuluyor.
– Antalya’da tutuklu Engin Öztürk’ün 34 yaşındaki yabancı uyruklu eşi Rana Öztürk, eşinin zulüm görmesine dayanamayıp kalp krizi geçirdi ve geride 3 yetim bırakarak vefat etti. Rana Öztürk’ün, organlarını Türk halkına bağışladığı ortaya çıktı.
– Gördükleri baskılara dayanamayıp Ege Denizi üzerinden Yunanistan’a geçmeye çalışanları taşıyan bot alabora oldu. Yürekleri sızlatan faciada 3’ü bebek 6 kişi hayatını kaybetti. Türkiye’deki medya, bebekleri “terörist” diye haber yaptı. Gökhan, Burhan ve Nurbanu Yeni için Bursa Büyükşehir Belediyesi ise cenaze aracı vermedi.