“193 ülkeyi ayağa kaldırmanın zamanı geldi”

Birleşmiş Milletler Genel Kurul Başkanlığı’nı dün Volkan Bozkır’dan devralan Maldivler Dışişleri Bakanı Abdulla Shahid, bir yıl boyunca başkanlık edeceği genel kurul için görüş ve vizyonunu BM Haber Merkezi muhabirlerine anlattı.

SHABER3.COM

Shaid, özellikle salgın hastalık, iklim değişikliği gibi konularda BM üyesi 193 ülkenin sorunları çözmek için artık ayağa kalkması gerektiğini, kendi başkanlık döneminde bunu sağlayacağını söyledi.

BM 76. Genel Kurul Başkanı Shaid, Hindistan ile Sri Lanka’nın güney batısındaki adalardan oluşan 530 bin nüfuslu küçük bir ada ülkesinden geliyor. Shaid, yeni başladığı görevinden önce Maldivler’in dışişleri bakanlığını yürütüyordu. Shaid yeni göreviyle yaklaşık sekiz milyarlık bir dünya nüfusunun sorunlarına çözüm geliştirmeye çalışacak.

Shaid, başkanlık ettiği genel kurul için şu ifadeleri kullandı, ”BM Genel Kurulu 193 ülkenin temsil edildiği tek organdır. Bu kurul bir konuda karar verdiğinde uluslararası vicdandır."

“Birlik olursak dünyanın tamamını aşılayabiliriz”

Shaid, önceliğinin iklim değişikliği ve aşılara adil erişim, cinsiyet eşitliği gibi konular olacağını belirterek, “İnsanlığın bu vesileyle ayağa kalkacağına dair umudumu asla kaybetmeyeceğim. Son 18 ayda yaşadığımız yıkım, umutsuzluk ve kalp kırıklığı göz önüne alındığında, Birleşmiş Milletler‘in tüm uluslararası toplumu kapsayan bir dünya organı olma zamanının geldiğine gerçekten inandım. 193 ülkenin tamamında ayağa kalkmanın zamanı artık geldi. İnsanların çok ihtiyaç duyduğu umudu vermek için artık birlik olmamızın zamanı geldi. Salgının bu korkunç zamanlarında, insanlığın en iyi halini gördük. Ön saflardaki insanların ciddi fedakarlıklarını gördük. Doktorların, hemşirelerin, başkalarına yardım etmek için nasıl hayatlarını tehlikeye attıklarını gördük. Umut budur. Bu dönemde yaşadığımız şeyler insanlığa umut veriyor. Dünyayı aşılamaktan bahsediyorum. Herkes güvende olana kadar kimsenin güvende olmadığı çok açık. Dünyanın tamamının aşılanmasının yapılabilir olduğuna inanıyorum” dedi.

“İnsanlığın hayatta kalacağına dair umut mesajını verme zamanı geldi”

Ülkesi Maldivler’i iklim değişikliğinin ciddi bir şekilde tehdit ettiğini belirten Shaid, ‘’Maldivler’de iklim değişikliği ile, deniz seviyesinin yükselmesi tehdidi ile her gün yaşıyoruz. Hayatta kalacağımıza inandık ülkemde. Daha iyisi için çabaladık, daha iyisini yapmaya çalıştık. Bu kültür Maldiv ahlakında var. Daha iyi bir yarın için çabaladık. Ülkemde, gıda üretimini de tehdit eden değişen hava olayları, yıkıcı sel riskini arttıran yükselen deniz seviyesi gibi şeyler, iklim değişikliğinin etkileri benzeri görülmemiş bir ölçekte. Bu yüzden iklim değişikliğiyle mücadele için genel kurula başkanlık edeceğim bir yılda elimden gelen her şeyi, 193 ülke için de yapmaya çalışacağım. Ekim ayında Genel Kurul'da iklim değişikliği konusunda özel bir etkinlik düzenlemeyi planlıyorum. Hedefimiz karbon salımını azaltmak. İnsanlığı önemsiyoruz. Her yıl gezegenimizin yaşadığı acıyı görüyoruz. Yoğun sel, dayanılmaz sıcaklar, orman yangınları görüyoruz. Bu nedenle, BM’de bir araya gelip, insanlığın hayatta kalacağına dair umut mesajını verme zamanı artık geldi” diye konuştu.

“Kadınlara öncelik vereceğim”

Kendi ülkesi Maldivler’deki kabine ve parlamento yapısında kadınların öncelikli olduğunu belirten Shaid, ”Maldivler‘deki bakanlık deneyimimi genel kurula getirmeye karar verdim, bu yüzden genel kurulun organları, cinsiyet dengeli olacak. Ülkemde, kıdemli pozisyonların çoğu kadınlar tarafından yürütülüyor ve ben de taahhütte bulundum. Cinsiyet dengesi olmayan hiçbir panelde yer almayacağıma söz veriyorum” ifadelerini kullandı.

Shaid, fikir ayrılıkları olabilecek konularda diyalogla sorunu çözeceğinden emin olduğunu belirterek, ”Genel Kurul’da bazı fikir ayrılıklarımız olabilecek, bazı konularda farklı tutumlarımız olacak. Ancak geçirdiğim zaman ve parlamento deneyimim bana sorunları diyalog yoluyla çözmenin mümkün olduğunu gösteriyor. Konuşmaya devam etmemiz, oturup konuşma fırsatı bulmamız, görüşlerimizi birbirimize aktarmamız sonrasında ise bu sorunların çözümünü bulabilmemiz önemli. Dünya tarihine bakarsanız, diyalog fırsatları kapandığında, insanlar kendilerini kilitlemeye ve mesafe koymaya karar verdiğinde çatışmaların patlak verdiğini gördük. Bu meclis insanları biraraya getiriyor, insanların birbirleriyle etkileşime girmesine olanak sağlıyor ve biz de bunu maksimum bir düzeyde kullanmalıyız” dedi.
<< Önceki Haber “193 ülkeyi ayağa kaldırmanın zamanı geldi” Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER