Gazeteciler Arzu Yıldız ve Fatih Yağmur’un kaleme aldığı ‘AK Parti’yi Sarsan 10 Gün’ isimli kitapta, polislerin simit yerdiği bilgisi yer aldı. Ayrıca, Reza Zarrab’ın eşi Ebru Gündeş’in de bir polis şefini arayarak yardım istediği bilgisi verildi.

Arzu Yıldız ve Fatih Yağmur’un kaleme aldığı 17-25 Aralık büyük yolsuzluk soruşturmasının 10 gününü anlatan ‘AK Parti’yi Sarsan 10 Gün’ isimli kitap, Öteki Adam Yayınları’ndan çıktı. Kitapta, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ndeki hareketlilik, operasyon aşaması ve sonrasındaki gelişmeler anlatılıyor. Kitapta ayrıca, daha önce gündeme gelmeyen önemli bilgiler de yer alıyor.

‘BU SÜRECİN İKİ DELİSİ SİZSİNİZ’
17 Aralık operasyonlarında operasyonu yürüten müdürlerin dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın’a operasyona ilişkin bilgi vermeleri de kitapta yer alan bilgiler arasında. Çapkın ile eski Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı ile eski Organize Şube Müdürü Nazmi Ardıç’ın görüşmesi sırasında Çapkın’ın şu ifadeleri kullandığı belirtiliyor:  “Bu dosyalar doğru bir iş. Ergenekon sürecinden daha önemli bir çalışma. Ergenekon sürecini iki deli başlattı. Biri Zekeriya biri Ali Fuat. Bunlar deli, zaten bunların bu deliliği olmasa bu operasyonlar başlamazdı. Bu sürecin iki delisi de sizsiniz. Bu iş Allah rızası olmadan yapılmaz. Bedel ödetilecektir size.”

‘KOM DAİRE BAŞKANI SİZİN GÖVDEN ALINMANIZI İSTEMİŞTİ’
Operasyon sabahı Yakup Saygılı, Azmi Ardıç ve Hüseyin Çapkın’ın yaptığı görüşmede, Çapkın’ın müdürlere görevden alınmalarının istendiği bilgisini vermesi de verilen bilgiler arasında. İddiaya göre Çapkın, operasyonu yapan müdürlere, “Mehmet Yeşilkaya o gün geldiğinde seninle birlikte Yakup Saygılı’nın da görevden alınmasını istemişti.” dedi. Saygılı ve Ardıç, bu bilginin ardından operasyonun zamanlamasının çok doğru olduğuna kanaat getirdi.

EBRU GÜNDEŞ YARDIM İSTEMEK İÇİN POLİS ŞEFİNİ ARAMIŞ
Kitapta, Reza Zarrab’ın evine yapılan operasyonda eşi Ebru Gündeş’in yardım istemek amacıyla bir polis şefini aradığı belirtiliyor. Verilen bilgiye göre; Ebru Gündeş, arama yapan polislere çocuğun uyuduğunu, etkilenmemesi için odasına hemen girilmemesini istedi.  Polisler de bu ricayı kabul etti. Çocuk okula gittikten sonra da “Tanıdığım çok emniyetçi var” dedi. Bunun üzerine polis de “Birilerini aramaya gerek var mı? Siz bilirsiniz ama mahkeme kararı var.” cevabını verdi. Bunun üzerine Gündeş, Polis Şefi Mustafa Köse’yi aradı. İstediği yanıtı alamadığı için görüşme kısa sürdü.

BARIŞ GÜLER’İN AVUKATI, POLİSLERE MÜKELLEF BİR KAHVALTI SOFRASI HAZIRLATMIŞ
17 Aralık sabahı yapılan operasyonda polisler eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler’in evine de gitti. Ritz Carlton’daki lüks daireye yapılan operasyonda polisler arama yaparken Barış Güler’in avukatı “Kahvaltı yaptınız mı?” diye sordu. Polisler, “Yapmadık” deyince yarım saat sonra eve kahvaltı servisi geldi. Güler’in avukatı polislere kahvaltı yapmalarını söyledi ancak polisler, “Sadece çay alırız.” deyip kahvaltıyı reddetti. Daha sonra da acıkan polislerden biri giderek simit aldı.

SALONDA 30-40 CEP TELEFONU
Barış Güler’in evinde yapılan aramalarda 30-40 tane de lüks cep telefonu bulunduğu belirtildi. Bunlardan çoğunun henüz kutusundan çıkmamış çok sayıda iPhone’de olduğu da verilen bilgiler arasında.

OĞUZ BAYRAKTAR, POLİSİ GÖRÜNCE 155’İ ARAMIŞ
Kitapta, eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın oğlu Oğuz Bayraktar’ın evine yapılan operasyona ilişkin ilginç bir bilgiye de yer verildi. Operasyona katılan polisler Oğuz Bayraktar’ın evine gidince, Bayraktar uzun süre kapıyı açmadı. 155’i arayarak kendilerini polis olarak tanıtan birilerinin olduğu bilgisini verdi. Söz konusu adrese resmi polisler gelince kapıyı açtı.

‘ŞÜPHELİ BAKANLAR ADALET BAKANI ERGİN İLE GİZLİ GÖRÜŞTÜ’
Verilen bilgilere göre, operasyondan bir gün sonra dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Başsavcı Turan Çolakkadı ile görüşmek üzere İstanbul’a geldi. Bu görüşmenin ardından Ankara’ya dönen Ergin’i Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım arayarak görüşmek istediklerini bildirdi. Sadullah Ergin de kimlerin görüşmek istediğini sordu. Yıldırım, Muammer Güler, Zafer Çağlayan, Egemen Bağış ve Efkan Ala’nın olduğunu söyledi.

Ankara’da Ulaştırma Bakanlığı’na ait bir tesiste Ergin ile ilgili bakanlar görüşme yaptı. Ergin, Çolakkadı’nın kendisine verdiği bilgileri iletti. Keyifsiz bir toplantının ardından bakanlar tesisten ayrı ayrı ayrıldı.

VAKİT NAMAZLARINI KILMADAN ‘TEHECCÜT KILAMADIM’ DEMİŞ

Kitapta sorgu aşamasında yaşananlara da yer veriliyor. Gözaltına alınan Barış Güler’in ifadesinin geç saatlere kadar sürdüğü, mola verildiği bir anda da Barış Güler’in herkesin duyacağı şekilde teheccüt namazı kılamadığından yakındığı belirtiliyor. Bunun üzerine Başkomiser Mehmet Akif Üner’in şu ifadeleri kullandığı belirtiliyor: “Sanırım Barış Güler hayatında ilk kez teheccüt namazını kaçırmıştı. Gerçi, kendisinin farz olan vakit namazlarını kılma gibi bir talebi olmamasına rağmen teheccüt namazını kılmamış olmaktan yakınmasına anlam vermek mümkün değil.”


CİHAN