15 Temmuz sonrası gasp, yağma, servet transferi ve Nurettin Canikli ilişkisi
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Pazar, Aralık 26 2021
Avukat Dr. Mustafa Yaşar Demircioğlu, 17/25 Aralık süreciyle başlayıp 15 Temmuz’la birlikte zirveye taşınan gasp, yağma ve servet transferi yöntemini kaleme aldı. Bu yöntemin son 10 yılda acı bir şekilde sürdürüldüğünü belirden Demircioğlu, yağma düzeninin başındaki ismin ise Nurettin Canikli olduğunu ileri sürdü. İşte Human Rigts Defenders e.V-Berlin'den avukat Demircioğlu'nun makalesi.
Bu ülke, başkalarının felaketleri üzerine saadetlerini bina edenlerin, komşularının yuvalarini viraneye çevirip o yuvaları gasp edenlerin, akbabaları mumla aratan açgözlü servet düşmanlarının anlatmakla bitmez tükenmez hikayeleri ile doludur. Türkiye tarihinin marazi hastalıklarından biri olan gasp, yağma ve servet transferi yöntemi son 10 yılda yoğun bir şekilde Gülen Cemaati ile irtibat ve iltisakı olduğu ileri sürülen kişi ve kurumlara yönelik olarak vahşi ve kanunsuz bir şekilde sürdürülüyor.
Bu büyük organizasyonun, yüzmilyarlarca lira büyüklüğe ulaşan talan ve yağma düzeninin başında ise Nurettin Canikli oturuyor.
Koza İpek Holding bünyesinde bulunan Angel Peninsula oteline kayyım atanmasından sonra otelin yönetiminde yapılan yolsuzluklarla ilgili Ankara 49. Asliye Ceza Mahkemesinde 2018/228 Esas sayılı davada yapılan yargılama sonunda sanık Adem Erdagöz hakkında 4 yıl hapis ve 25 bin lira para cezasına hükmedildi. Gülen Cemaati ile irtibat ve iltisakı olduğu gerekçesi ile kayyım atanan şirketlerde yapılan yolsuzluklara emsal teşkil etmesi açısından bu karar büyük önem taşıyor. Özellikle Boydak Holding CEO su olarak göreve başlatıldıktan sonra şahsi şirketine, Boydak Holding hesaplarından para aktaran Ertunç Laçinel ve bu yapılan yolsuzlukta imzası da bulunan dönemin TMSF Başkanı Muhittin Gülal in de benzer süreçlerle yargılanmaları gerekmektedir.
Gerek TMSF adına hareket eden kayyımlar ve gerekse CMK kapsamında atanan kayyımların, şirketlerin yönetimi ile ilgili iş ve işlemlerinden dolayı cezai ve hukuki sorumlulukları bulunmaktadır. Şirkete kayyım olarak atanan kişi denetim veya yönetim kayyımı olması fark etmeksizin Türk Ceza Kanununun 6.maddesi kapsamında kamu görevlisi kabul edilmektedir. Kayyım sıfatını taşıyan kişiler zimmet, rüşvet, irtikap veya kamu görevini kötüye kullanma gibi kamu görevlilerine özgü suçların fa
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.Hocaefendi'nin yeğeni elinde pazar poşetiyle evine giderken gözaltına alındı2.Bu kez İzmit'e İHA düştü.3.Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran hakkındaki suçlamalar belli oldu: 'Geliyorum' dedi4.KHK'lıları ilgilendiren önemli haber: AİHM başvuru kriterlerini değiştirdi işte detaylar!5.Kahramanmaraş'ta yürekleri ağızlara getiren deprem!
6.Geceyarısı gözaltına alınan Gültekin hakkında karar verildi!7.Amerika hayali kuranlar şokta: ABD Green Card programını süresiz olarak askıya aldı!8.Uyuşturucu soruşturması Fenerbahçe'ye uzandı: Sadettin Saran ifade veriyor evinde arama var9.26 şirkete operasyon! Çok sayıda gözaltı var10.İçişleri Bakanlığı açıkladı: İzmit'te düşen İHA Rusya'ya ait

PROF. DR. OSMAN ŞAHİN

SAFVET SENİH

NUMAN YILMAZ YİĞİT

CUMA KARAMAN

ERTUĞRUL İNCEKUL
ÇOK OKUNAN HABERLER







