[ M.Ertuğrul İncekul] Pangea ve bayram mülahazaları

Pangea; Yunanca pan(bütün) ve gaia (yeryüzü) anlamına gelen süper kıta demektir. Alman bilim adamı Alfred Wegener tarafından 1912’de ortaya atılmıştır. Bütün kıtaların atası olan Pangea’nın 335 milyon yıllık bir hikayesi vardır. 

İnsanoğlu olarak bizim de hikayemiz farklı görüşler olsa da 300 bin yıl öncesine dayanıyor. İnsanlık hikayesinin başlangıcında yasaklara el uzatma, aşk, mahcubiyet, kıskançlık, intikam gibi duygular var. Goethe’nin 60 yılda yazdığı ustalık romanı Faust eserinde; genç bir bilim insanının birçok bilim alanında zirveyi yakalayıp sonra kendisini hiçbir şey bilmeyen bir cahil kabul etmesi ve ders vermeyi bırakarak, varlığı yeniden yorumlama gayretleri, sancısı vardır. Yeniden varlığı keşif ve hakikat yolculuğuna çıkış hikayesi anlatılır. Karşısına Mefisto çıkar ve tüm şeytani becerileri ile genç Faust’u yoldan çıkarmaya uğraşır.

 

Aslında sürpriz dönemlerimiz hiç bitmedi insanlık olarak. Geceler gündüzleri, savaşlar barışları, kışlar baharları, küresel salgınlar yeni yeni tedavi ve korunma yolları ile daha dikkatli günleri getirdi bizlere. Faşizmin, aşırı milliyetçi ve göçmen karşıtı söylemleri artış gösteriyor. Savaş olan bölgelerden daha güvenli limanlara göçler devam ediyor. Otokrat rejimler ise Putin, Erdoğan gibiler sayesinde iyice nefret objesine dönüşüyorlar. Agresif, başkalarını yok sayan, tamamen pragmatist, vicdan yoksunu, insan yoksunu projeleri, egoist tavırları yüzünden insanlar yeni yeni çıkış yolları arıyorlar. Yeni dünyalarda, yeni yeni hayatlar kuruyorlar. İnsanlık çapında bir entegrasyon var, bir taraftan da yepyeni konsensüsler kuruluyor. İyiler ve kötülerin, Faust ve Mefisto’nun mücadelesi hız kesmeden devam ediyor.

 

Global ve evrensel çaptaki insanlık hikayeleri bizlerin ferdi hikayeleri ile hayat buluyor, oluşuyorlar. Branşında uzman bir kalp cerrahi