[Abdullah Aymaz yazdı] İslam sanatında kalbi hayat

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Kasım 16 2020
M. Fethullah Gülen Hocaefendi diyor ki: “Kendim ve kardeşlerim adına, ‘Allah’ım, imân-ı kâmil, ubudiyet-i kâmile, marifet-i tâmme ver.’ diyorum… İnsan marifet adına hep BİLME GAYRETİ içinde olmalıdır. MARİFET AVCISI, her zaman Allah’a saygılıdır. Marifet peşindedir. Gayretinde süreklilik vardır. Sürekli kıvranma ve sürekli ‘Daha yok mu?’ deme önemlidir. M. Fethullah Gülen Hocaefendi diyor ki: “Kendim ve kardeşlerim adına, ‘Allah’ım, imân-ı kâmil, ubudiyet-i kâmile, marifet-i tâmme ver.’ diyorum… İnsan marifet adına hep BİLME GAYRETİ içinde olmalıdır. MARİFET AVCISI, her zaman Allah’a saygılıdır. Marifet peşindedir. Gayretinde süreklilik vardır. Sürekli kıvranma ve sürekli ‘Daha yok mu?’ deme önemlidir.

İslam sanatında kalbi hayat
ABDULLAH AYMAZ | Samanyoluhaber

Arkadaşlarımız eğitim gönüllüleri olarak Kenya’ya ilk gittikleri zaman başşehir Nairobi’de bir Cuma günü camide bir zat ile karşılaşıyorlar. Bilge bir kişiliğe sahip olduğunu anladıkları bu zâta, M. Fethullah Gülen Hocaefendinin “Kalbin Zümrüt Tepeleri” isimli kitabının İngilizce tercümesini hediye ediyorlar. İki hafta sonra tekrar o camiye uğrayınca o zatla  karşılaşıyorlar. Bizimkilere, “Sizler nereye kayboldunuz? Geçen hafta sizi burada aradım bulamadım?  Verdiğiniz kitabı dikkatlice okudum. Yaşamayan bu kitabı yazamaz!..  Bu zât kim ve şimdi nerede?” diyor. 

Faruk Mercan Bey, M. Fethullah Gülen (Allah Yolunda Bir  Ömür) isimli kitabında: “Varlığı tam kavrayabilmek için, hem TASAVVUFΠ düşünceyi hem İLMΠ ARAŞTIRMAYI  beraber götürmek gerektiğini ifade eden Hocaefendi, “Kalbin Zümrüt Tepeleri”  serisinde Kelâm ilmine ait konularla Tasavvufu içiçe işliyor. Böylelikle kalb ve ruh hayatının İslâmın inanç esasları üzerinde yapılanması gerektiğini vurguluyor. Hocaefendiye göre TASAVVUF  ile İSLÂM SANATI  arasında da çok önemli bir ilişki vardır. İslâm Sanatı, kalb ve ruh seviyesinde  bir hayat yaşamakla mümkün olur. Esas itibariyle insan, işlediği amelleriyle Cenneti oluşturur. Cennet ve Cehennem insanların amelleri ile inkişaf eder. Amelî iman, gerçek imanın tabiatın bir parçası haline getirmesidir. İRFAN bilginin insan tabiatının derinliği haline gelmesi demektir. İlim, bir argümandır, temeldir. Asıl olan irfandır, marifettir, marifetullah’tır. İrfan, ilimden sonra gelir. Müslümanların kalb ve ruhun yörüngesinde seyahate ihtiyaçları vardır ve bu seyahat ancak bu irfanla mümkündür. Marifet teorik bilgiyle değil, ibadette derinleşmeyle olur, marifetle desteklenmeyen amel durur. Bu günkü Müslümanlar, üç asırlık bir boşlu

Bu haberler de ilginizi çekebilir